Adalet Ağaoğlu Kitapları Kısa Özetleri

Adalet Ağaoğlu Kitapları Kısa Özetleri

Adalet Ağaoğlu-Bir Düğün Gecesi (Kısa Özeti)

12 Mart dönemi: Bir emekli Tümgeneral ile eski milletvekilinin çocukları evlenir. Eski milletvekilinin kızı Ayşen’dir. Ayşen aklı başında akıllı ve düzenli bir hayata sahip iyi bir kızdır. Babasının iktidar yanlısı birisi olması ve bunun için çeşitli yalakalıklar yapması Ayşen’i rahatsız eder. Annesi de sonradan görme bir konken partisinden diğerine koşan havalı bir kadındır. Ayşen anne ve babalarının hayatlarından utanç duymaktadır. Önceleri gayet skin bir hayatı olsa da üniversitede kendini çeşitli olayların arasında bulur. Okul çıkışında Ayşen’i almaya gelen şımarık, havalı annesi ve halk tarafından pek te hoş karşılanmayan babası yüzünden kendine arkadaşları arasında iyi bir yer bulmakta zorlanır. Emekli Tümgeneral’in oğlu da Ayşen’den hoşlanır ve peşinde dolaşır. Ayşen sonradan evet demek mecburiyetinde kalacaktır ama şimdilik Ercan’ı kendinden uzak tutar. Ayşe’nin 2 tane halası vardır. Büyük olan Aysel ve küçük olan Tezel. Aysel bir akademisyendir ve Ömer ile evlidir. Ömer ile Ayşen’in fikirleri hep uyuşmaktadır. Aynı kafa yapısına sahiptirler. Ömer ile Aysel pek anlaşamazlar. Küçük hala bir ressamdır. Geniş bir çevresi vardır fakat kendini içkiye vermesi bazı şeyleri değiştirecektir. Ayşen Ercan’ın peşinde dolanmasına tahammül etmeye çalışırken bir yandan da üniversitede patlak veren olaylarla uğraşmaktadır. Bir gün hapse atılır ve 20 gün tutuklu kaldıktan sonra Ercan’ın babası tarafından kurtarılır. Ercan’a borçlandığı hissine kapılır. Ailelerin de girişi ile Ayşen Ercan’a evet der. Düğünde bulunanlar birbirinden çok farklı kişilikler ve çok farklı görüşlere sahip insanlardır. Düğünün vermiş olduğu samimiyetten dolayı yalancıktan gülüşmeler ve sohbetler eşliğinde düğün gerçekleşir.

Adalet Ağaoğlu-Ölmeye Yatmak

Roman bir otel odasında Aysel’in ölme isteği ile yatağa girmesiyle başlar. Aysel bu noktaya nasıl gelmiştir romanda sık sık geriye dönüş yapılarak durum izah edilir. Bir oyun sergilenmektedir ve bu oyunda oyuncuların geleckte nasıl bir karaktere sahip olacağı ön görülür. Aysel de oyundadır ve aynı zamanda Aysel’in de geleceğinden bahsedilir. Çocukların gelecekteki halleri bir bir anlatılır. Öğretmen çocukların oyunda sergiledikleri performanstan memnundur ama izleyiciler öyle değildir. Çünkü öğretmenin batıya yakınlığı olan polka oyununu çocuklara oynataması anne babalar tarafından pek hoş karşılanmaz. Bu oyunda çocuklar kız erkek karışık birbirlerine sarılmaktadırlar. Aysel’in anne ve babası oyun gelmemiştir. Aysel için bu bir anlamda daha iyi olmuştur çünkü babası erkeğin egemen olduğu küçük bir yerde orta gelirle yaşamaktadır ve bu oyun geleneklere göreneklere aykırıdır. Babası bir bakkaldır. Babası öğretmenin zoruyla Aysel’i okuması için Ankara’ya gönderir. Aysel babasının baskısından kurtulmanın iyi bir yolu olduğunu düşünür ama evlerinde kaldığı kişiler onun bu düşüncesini ortadan kaldırır. Aysel iyice içine kapanır ve odasına kendini hapseder. Evdekilerin baskısı onu rahatsız etmektedir ve varlığını unutturmaya çalışır. Aysel tutunacak bir dal arar ama bulamaz. En sonunda kararını verir. O artık ülkesini uygar medeniyetler seviyesine çıkarma uğraşı içindedir. Abisi babasıyla tartışır ve abisi evden gider. Annesi de hamiledir ve abisinin bu gidişinden duyduğu rahatsızlığı dile getirir ve Aysel’in fikrini sorar. Aysel bu durum karşısında mutlu olur çünkü ilk kez biri Aysel’i önemser ve fikrinin ne olduğunu sorar. Sonra annesi oğlumuz tek umudumuz diyince Aysel hayal kırıklığı yaşar ve kendini önemsiz hisseder. Bir akrabası Nazim Hikmet’in şiirlerinin güzel olduğunu söyler Aysel de böyle düşünmeye başlar ama tek sırdaşı olan hemşire Behire Aysel’e kızar. Behire’yi kaybetmiştir. Babasını da kaybeder böylece bir nebzede olsa özgürleştiğine inanır. Yurt dışında eğitimini tamamlar ve akademisyen olur. Aynı meslekte çalışan biriyle evlenir fakat bu evlilik ona mutluluk getirmez. Çocukken oynadığı oyun adeta Aysel’in geleceğini belirlemiştir. Öğrencisi ile bir ilişki yaşar bu Aysel’in kendini kanıtlama ve geçmişinden bir intikam alma eğilimidir. Öğrencisi ile olan ilişkisi de onu mutlu etmez ve ölmeye karar verir. Bir otel odasında ölmeye yatar. Tamamen soyunur bunun amacı ise şimdiye kadar üzerine giydiği her şeyin onu hapsettiği düşüncesidir. Yatağa girer ama ölmenin mantıksız olduğunu düşünür ve bu kararından vaz geçer. Artık farklı bir birey olmak için otelden ayrılır ve yeni hayatını seçer.